TACTICAL

Maçta yapmanız gerekenler

Sinirlerinize hakim olun!

Sinirlerinizi yönetmek üzerine konuşacak çok şey var. Sinirli insan gergin olur. Gerginlik, oyuncuların maç yada turnuvalarda oynarken karşılaştıkları en büyük sorundur. Sinirli olmak, oyuncuların ellerinden gelenin en iyisini yapmalarına izin vermez. Aşağıda, aklınızda bulundurmanız gereken ve size yardımcı olacak bazı ipuçları var.

Hiç kendi seviyenizden daha yüksek oyuncularla maç yaparken sinirlendiniz mi? Muhtemelen hayır. Daha sert bir rakiple oynadığınızda özgürce oynarsınız, o kadar gergin olmazsınız, her şey akıp gider ve çok daha iyi oynarsınız. Ama eşdeğer seviyede yada daha alt düzeydeki oyuncularla oynarken sinirleniyorsunuz! Bunun nedeni, bu oyunculara karşı kazanmanızın beklenmesidir, ancak daha güçlü bir oyuncuyu yenmeniz için üzerinizde herhangi bir baskı yoktur.

Sinirlerinize hakim olun ve üzerinizdeki baskıdan kurtulun. Sinirli haliniz tamamen beklentilerinizden kaynaklanıyor. Kazanmak istediğiniz için gergin hissetmeniz çok normal. Ama sinirlerinizi yönetebilir ve sonuç olarak çok daha iyi oynayabilirsiniz.

Sonuçtan ziyade sürece odaklanın

Maçlarda yada turnuvalarda oynarken kazanmak istediğiniz için gergin hissedeceksiniz. Ancak kazanmayı ana önceliğiniz olarak görmeyin. Sadece iyi oynamaya çalışın. Bu size bir çok fayda sağlayacaktır. Çünkü, sizin kontrol edemediğiniz faktörler var. Özellikle turnuvalarda kiminle karşı karşıya kalacağınızı, nasıl bir gün geçireceğinizi bilmiyorsunuz. Kazanmak ya da kaybetmek tamamen kontrol edebileceğiniz bir şey değil. Ancak, iyi oynayıp oynamadığınızı kontrol edebilirsiniz.

Bu maçı kazanmalıyım diye düşünmek yerine iyi oynamaya odaklanırsanız, o kadar gergin hissetmezsiniz. Bir anlamda beyninizin dikkatini yeniden yönlendiriyorsunuz. Sizi gergin hissettiren hedefe (kazanmak) odaklanmak yerine, nasıl iyi oynayacağınızı düşünüyorsunuz. Bizler kazanmaya kurgulanmış makineler değil, sadece masa tenisi oyuncularıyız. İyi masa tenisi oynayın, eğlenin ve güzel sonuçlar gelecektir.

Kaybetmeye de hazır olun. Çünkü, masa tenisinde birinin kazanması için diğerinin kaybetmesi gerekir. Gerginliğiniz kazanma isteğinin baskısından kaynaklanıyor. Kazanmak için elinizden gelen her şeyi yapsanız bile, her puan için savaşmanız ve mağlup olabileceğinizi hissetseniz de, elinizden geleni yapmanız gerekiyor. Bunu içselleştirdiğinizde kaybetmenin dünyanın sonu olmadığını anlayacaksınız. Kaybetmekten korkmayacağınız için artık gergin olmayacaksınız. Daha sonra, gelecekte daha fazla maç kazanmak için yeni stratejiler üzerinde çalışabilirsiniz.

Acele etmeyin

Sinirlerinizin sizi ele geçirmesine izin vermemenin iyi bir yolu, puanlar arasında zaman ayırmanız ve örneğin her 6 sayıda bir havlunuzu kullanmanızdır. Birçok oyuncu gergin olduklarında acele ederler. Bir oyuncu gergin olduğunda doğal tepkisi, maçı mümkün olan en kısa sürede bitirmeye çalışmaktır.

Bir maç oynarken puanlar arasında en az 10 saniye bekleyin, nefes alın, havlunuzu kullanın vb. Rakibinizin ilk servisini kaçırdıysanız, topu doğrudan rakibinize geri vermeyin. Tam tersine, bir adım geriye çekilin, ellerinizi masanın yanında kurulayın ve derin bir nefes alın. Bu eylemler oyunun hızını yavaşlatmaya ve daha kontrollü bir durum yaratmaya yardımcı olur, istediğiniz de bu değil mi? Acele etmeyin ve bu güzel rekabetin tadını çıkarın. Aşırı gerginlikten kaçınmanın iyi bir yolu, oynadığınız maçlardan zevk almaya çalışmaktır.

Güzel bir sayı olduğunda rakibinizi tebrik edin.

Bu, maçta kendinizi çok daha doğal hissetmenizi sağlar. Oynarken becerilerinizi test edin ve zevk almak için oynadığınızı hatırlayın. Çünkü, masa tenisi çok eğlenceli.

Timuçin Özsöylev

 

 

Seviye atlamak

Amacınız iyi bir Masa Tenisi oyuncusu olmak mı?

Bir veteran olarak başladınız altı aydan fazla çalışıyorsunuz ve artık başlangıç seviyesinden çıkmak mı istiyorsunuz.

Bunu yapabileceğinizi hissediyor musunuz? O zaman, doğal olarak orta seviyeye geçecek adımı atabilmek için nelere odaklanmanız gerektiğini bilmeniz gerekiyor.

Şimdi artık; antrenman sırasında tekniğe, her türlü şut ve dönüşlerle nasıl başa çıkacağınıza dair anlayışınıza, vuruşlarınızı ayarlamaya ve otomatikleştirmeye, ayak hareketlerinizi doğru yapmaya ve temel taktikleri ve spor psikolojisini öğrenmeye odaklanmalısınız.

Orta seviyeye adım atmak, çalışmalarınızda bazı değişiklikler yapmanızı ve yeni beceriler elde etmenizi gerektirir. Artık oyunun zihinsel ve taktiksel kısımlarına, servis atışı ve geri dönüşlere, uzun ve oldukça hızlı top spin rallilerini yönetmeye ve daha uzun maçlar ve takım oyunlarıyla başa çıkabilecek fiziksel güce sahip olmaya çalışmalısınız.

Bu adımı atmak; çaba, zaman ve maliyet gerektirir. Ve ayrıca kararlılık ve özveri. Kolay değil, bu süreçte inişler çıkışlar, aksilikler olacaktır. Ara sıra kazansanız da daha çok kaybedip üzüleceksiniz. Bu sizi yıldırmamalı aksine kazanmak için hırslandırmalı ve yenebilme enerjisi vermelidir!

Başarılı olabilmek için bir strateji belirlemek ve ona göre eylem planı geliştirmeniz gerekir. Ve ayrıca, orta seviye için sahip olmanız gereken yeteneklere odaklanmak üzere koçunuzla yeni bir eğitim planı oluşturmanız önemlidir.

Tecrübenin yerini hiçbir şey tutamaz. Öğrendiğiniz teknikleri, geliştirdiğiniz yetenekleri ve tüm uygulamaları maçlarda test etmeniz ve onları daha ileriye taşımanız için sürekli şekilde turnuvalara katılmanız gerekir.

Çünkü, bundan sonra hocanızın öğrettiklerine rakiplerin öğreteceklerini de katacaksınız! Artık tek hocanız yok, çünkü tüm rakipler size yeni bir şeyler öğretecek ve yeni tecrübeler kazandıracaktır….

Timuçin Özsöylev

 

Senin stilin hangisi

Atak mı oynuyorsun, yoksa en iyisi rakibin hatasını beklemek deyip defansta mı kalıyorsun!

Spinle oynamayı ya da sert vurmayı, çoğunlukla masanın ortasında durmayı mı tercih ediyorsun. Yeterince çevik ve hızlı isen bu oyun tarzıyla başarılı olabilirsin. Ama, hızlı oynadığında topun bir bloktan sonra daha hızlı bir şekilde sana geri döndüğünde ne yapacaksın? Yine atak mı yapacak yoksa defansa mı çekileceksin? Öte yandan, daha yavaş, kontrollü şutlarla oynadığında rakipler daha zayıf top kullandıkları için seni kolay şekilde baskı altına alabilirler.

Doğru oyun stilini seçmek büyük ölçüde kişisel tercihlere ve oyununuzun güçlü ve zayıf yönlerine bağlıdır. Genel olarak konuşursak, güçlü yönlerinize göre oynamak ve zayıf yönlerinizden uzaklaşmak en iyisidir. Hızlı ve çevik olduğunuzu düşünüyorsanız ve raketiniz de buna uygunsa, daha ofansif bir tarzda oynamayı başarabilirsiniz ve bu sizin için doğru bir seçim olabilir.

Agresif bir şekilde oynadığınızda rakiplerinizin de  muhtemelen hızlı tepki verebileceği gerçeğini göz önünde bulundurmanız önemlidir, ancak onların tepkisini önceden tahmin edebilmek ve buna göre uyum sağlayabilmek, uzun vadede başarılı olmanıza yardımcı olacaktır.

Rakiplerinizin sizin ne yapacağınızı tahmin edememesi için oyunu karıştırmak, rotasyona gitmek yavaş ve hızlı oyunlar arasında geçiş yapmak daha mantıklı ve faydalı olabilir. Bunu sık sık yapmak, rakiplerinizin güçlü ve zayıf yönlerini hızla tespit etmenize ve bunlara uyum sağlamanıza da yardımcı olacaktır.

Doğru oyun stilini seçmek Masa Tenisinde en iyi  stratejidir. Şimdi oyun stilinizi nasıl kazanacağınıza bakalım. Siz şu yada bu stilde oynamak istesiniz de, hangi şekilde oynamanız gerektiğini size koçunuz söyleyecektir. Çünkü o sizin yeteneklerinizi en iyi bilen kişi. Koçunuz aynı zamanda size, oyun stilinize göre, pratik, teknik ve taktiksel  tavsiyelerde bulunacaktır.

Genel olarak koçunuz size üç konuda yardım edebilir. Teknik, fiziksel ve taktik. Sizinde aşağıdakileri yapmanız gerekir:

-Maç sırasında temponuzu, şutlarınızın dönüşünü kontrol etmelisiniz.

-Eğer hızınızla rakibinizi yenemiyorsanız stilinizi değiştirmeyin.

-Spine ve yerleştirmeye daha fazla odaklanın.

-Rakibin oyununu oynamayın. Örneğin rakip hızlıysa oyunu yavaşlatmanız gerekir.

-Gücünüzü kullanın ve ne kadar fiziksel bir spor yapıyorsanız da, kazanmak için daima aklınızı kullanın!

Timuçin Özsöylev

 

Neden hep kaybediyorum?

Ramak kaldı noktasına geldiniz mi?

Bu soruyu kendinize yada usta bir oyuncuya ne zaman soruyorsunuz? Setlerde 8-9 sayı alabiliyormusunuz? Yoksa öylesine mi soruyorsunuz. Veteransınız ve üç-dört aydır masa tenisi oynuyorsunuz, ne maç nede set alabiliyorum diyorsunuz! Yenilgiler tüm motivasyonumu bozuyor, ama iyiye giden bir şeylerin farkına varınca kendimi yeniden topluyorum diyorsunuz. Ve, kazanmanız gereken sayıları kaybetmekle nasıl başa çıkacağım diyorsunuz?

Diğer oyuncuların ne yaptığını umursamayın.

Setlerde ortalama kaç sayı alıyorsunuz? Üç mü beş mi? Siz, önce erişebilir hedefler koyarak bu sayıları arttırın. Bu aşamada maç kazanmak başka bir şey. Örneğin ilk 3 aylık hedefiniz beş sayı olsun. Bunu başarabilirseniz daha fazlasını da kazanabilirsiniz. Sonraki üç ay çıtayı yükseltip 8 sayıya çıkartın.

Nelerden sayı alıyor nelerden kaybediyorsunuz. Örneğin servisler. Etkili servis atabiliyor musunuz? Size pendulum servislerden bahsetmiyoruz. Ama rakibe topu, hazır lokma olarak geri göndermemeniz lazım. Servislerde ağa çarpan yada dışarı giden atışlarınızın oranı nedir? Önce bunu azaltın.

Rakibin servislerini nasıl karşılıyorsunuz? Benzer servisten birini kurtaramadınız. İkincisinde şifreyi çözebiliyor musunuz? Topu temas noktasına kadar takip edip üzerindeki spinleri anlayabiliyor musunuz? Unutmayın setlerin üçte biri sadece direkt olarak servislerde alınan sayılardan oluşuyor.

Bu arada kendi gelişmenizi de takip edin.

Gerçekten sadece kendi oyununuz üzerinde çalışın ve her rallide neyi daha iyi yapabileceğinizi görün.  Bu aşamada, çok fazla rekabetçi düşünce, muhtemelen size bir fayda sağlamayacaktır. Masa tenisinde set ve maç kaybetmenin kaçınılmaz olduğunu kabul ederken, sadece oynamanın eğlencesini  de görmeye çalışın. Ancak, bir neşeniz varsa, bu sadece ne kadar hızlı ilerleme kaydettiğinizden kaynaklanmamalı.

Daha az çaba harcayarak daha iyi sonuçlar almayı beklemek mümkün değil. Sizi yenenlerin sizden daha yetenekli değil ama daha çok çalışıp çaba harcadıkları için daha becerikli olduklarını düşünün. Tabii ki bazı insanlar daha yetenekli olabilir. Ancak bu durum sizi rahatsız eden bir şey olmamalı. Zaman zaman, masa tenisini hangi nedenle oynadığınızı kendinize sormanız gerekir. Sadece maç kazanmak ya da başkasından daha iyi olmak için değildir inşallah. Unutmayın siz bir veteransınız ve daha çok başlardasınız!

Herkesin kaybetmeyi öğrenmesi gerekiyor.

Her şeyden önce, başkalarının gelişimini önemsemeyi bırakın. Kendinizinkini önemseyin. Neyi geliştirmeniz gerektiğine bakın ve buna odaklanın. Lider oyuncular dışında herkes her zaman kaybedebilir. İşin tadını çıkarmak istiyorsanız mağlubiyetleri fazla önemsemeyin. Eğer oyun zevkini biraz geliştirebilir ve kazanma hırsınızdan biraz taviz verirseniz, bunun faydası olacaktır. Bu konuda  tipik sorunlardan biri kazanmaya ve reytingleri yükseltmeye çok fazla önem verilmesi, teknik, dokunuş ve pratikte yetersiz kalınmasıdır.

Evet, kazanılan puanları oluşturabilmek çok önemli . Ama bu oyunun, sizi zevk almaya götürebilecek boyutların ötesine geçen unsurları da var. Bunun dışında, usta bir oyuncuyla düzenli olarak konuşmak ve oyunlarda ve antrenmanlarda kendinizi videoya kaydetmek de gelişmenize yardımcı olabilir. Masa tenisinde, kendinizi oynarken gördüğünüzde düzelteceğiniz pek çok kötü alışkanlığı değiştirmek mümkün. Yanlışlarınızı düzeltmenin yollarını bularak kaybedilen sayıları en aza indirin. Unutmayın, kaybetmekle nasıl başa çıkacağınızı bu oyunu iyi bilenlere soracaksınız ama yollarını siz kendiniz bulacaksınız. Sadece gereksiz panik yapmayın!

Timuçin Özsöylev

Scroll to top
Call Now Buttonhemen ara